
Estetik
Hareket'in Başlangıcı
Estetizm, endüstriyel çağın faydacılığına
bir tepki olarak doğdu. Ön-Rafaelitler olarak bilinen bir grup sanatçı, Ortaçağ
Sanatı'ndan ilham alan yeni ve yalın bir sanat ortaya koydu. Ön-Rafaelitler'in
kendi aralarında bölünmesinden sonra William Morris ve Edward Burne-Jones,
Ressam Dante Gabriel Rossetti ile birleşerek Estetik Hareketi başlattı. Yazar
ve Eleştirmen Walter Pater da estetik değerlerin önceliğini savunduğunarak
Estetik Hareket'e destek verdi.
Bu dönemde, İngiltere ve Japonya arasında
başlayan ticaret sonucu ülkeye giren çok sayıda Japon ürünü sanat dünyasını
etkilemeye başlamıştı. 1850'lerden itibaren sade ve zarif Japon sanat eserleri
İngiltere'de popüler olmuştu. Estetik Hareket sanatçıları Japon Sanatı'nı kendi
bakış açıları ile birleştirdiler.
1877'de Grosvenor Galerisi açıldığında
Estetik Hareket'in sanatçıları eserlerini özgürce sergileme şansı buldular.
James Abbott, Albert Moore ve Edward Burne-Jones gibi ressamlar eserlerini bu
galeride sergileyerek kariyerlerinde çıkış yakaladılar.
Estetizm'in Özellikleri
Viktorya Dönemi'nin hızlı sanayileşmesi ve
seri üretimi tek tip ürün kullanımını yaygınlaştırmıştı. Estetik Hareket,
tüketici ürünlerinin sanatı öldürdüğünü savunuyordu. Kaliteli ve sanatsal
ürünleri eski yöntemlerle üretmeye başladılar.
Estetik Hareket'in karşı çıktığı bir diğer
konu, sanatın sosyal, ahlaki ya da politik amaçlarla yapılmasıydı. Estetizm'e
göre, sanat eserlerinde sadece güzellik ve estetik önemliydi. Başka bir amaca
hizmet etmesine gerek yoktu. Herhangi bir mesaj kaygısı vermeden özgürce
duyguları yansıtmalıydı.
Estetik Hareket, görsel sanatlarla başlasa
da diğer alanlara da hızla yayıldı. Hareketin sanatçıları en başından itibaren
Estetizm'in günlük yaşamın bir parçası olması gerektiğini savunuyorlardı.
Seramik,moda ve mobilyacılıkta da lüks tüketim malları üretildi.
Mimari'de Estetik Hareket, Ortadoğu, Japon
ve İtalyan esintileri taşıyordu. Hem iç hem dış tasarımda yapının görselliği ön
plandaydı.
Önemli Temsilciler
Resimde hareketin öncüsü baştan çıkarıcı
kadın portreleri ile Rossetti'ydi. Moore, Whistler ve Leighton onu takip ederek
bakan kişiye sanatsal haz verecek tablolar yapmaya çalıştılar. Japon motifleri
yaygın olarak kullanıldı.
Tasarımcılar, Estetik Hareket ile birlikte
İngiltere'de büyük bir saygınlık kazandılar. Bu durum, William Morris ve
kurduğu Morris & Co isimli firmanın etkisiyle gerçekleşti. Christopher
Dresser, Walter Crane ve Edward Godwin dönemin diğer önemli tasarımcılarıdır.
İç mekan tasarım ürünleri zengin ve orta sınıf mağazalarında satılmaya
başlandı.
Oscar Wilde ve Algernon Charles Swinburn
edebiyatta Estetizm'e başlıca temsilcileridir. Daha duygusal ve üstü kapalı bir
üslup kullanmışlardır. Ne yazık ki dönemin diğer yazarları tarafından oldukça
ağır eleştirilere maruz kaldılar.
Sanat
Dünya'ına Etkileri
Estetik Hareket, sanatın toplumsal
işlevinden bağımsız kendi başına bir değeri olduğu fikrini yaygınlaştırdı.
Sanatın amacına dair tartışmalar yeni bir bakış açısı getirdi. Sanatçının
özgürce kendini ifade etmesinin önemini vurguladı. Bu kavram daha sonra Modern
Sanat Hareketlerinde geniş yer buldu.
Bir diğer önemli katkısı sanayileşme
sonrası gerileyen el sanatlarını yeniden canlandırmasıdır. Kendinden sonraki
Art Nouveau gibi akımların da önünü açtı.
0 Yorumlar